Kategori: Politika
-
Türkler neden liyakata önem vermez?
Bu yazıda günümüz Türkiyesi’nde liyakatin göz ardı edilmesiyle gelen yozlaşmayı tartışalım. Açıkça söylemeliyim: Liyakatin önemi üzerine bir söylev olmayacak bu. Bunu bu ülkede önemsemediğimizi zaten biliyoruz. Soru şu: Liyakate dayalı bir sistem daha akli, daha efektif, daha öngörülebilir olduğu halde neden bunu seçmiyoruz? Neden liyakatin ikinci plana atılması neredeyse bir kural? Türkiye’de neden liyakat yerine…
-
Cinler, Neo-spiritüalizm ve Paranormalin Politikası
Cinler, spiritüalizm ve paranormalin politikası hakkında ne söyleyebiliriz? Bu hikayeler ideolojinin hizmetinde midir, yoksa bu sözlü anlatılar ideolojinin etki alanının sınırındaki ögeler mi? Bu alçak kültür fenomenleri politik olarak ne anlatır? Artı değer mi paranormal hurafeleri besler? Ezoterizm ve spirütüelizmin üst sınıfların hobisine dönüşmüş versiyonları bu durumu örnekliyor gibi görünür. Çalışma yükümlülüğü olmayan bu sınıflar,…
-
Star Wars I-II-III ve totaliter siyaset
Star Wars’ın totaliterliğe yenilen demokrasisi üzerinden, günümüz politikası üzerine ne düşünebiliriz? Totaliter rejimler ve günümüz Türkiyesi ile bu hikaye arasında benzerlikler bulacak miyiz? Bu sorular verimli bir tartışma sağlayabilir mi? Star Wars filminde, politika önemli bir etkendir. Özellikle Star Wars serisinin ilk üç filminde, totoliterleşen bir rejimin gelişimini görürüz. Sith Lordu gizli emellerini Jedi’lardan ve…
-
Gösteri Toplumu ve Büyü
Büyü, gösteri toplumunun ilüzyonunu anlamak için bize bir motif sunar mı? Ekranlar, moda ve sosyal medya bizi her gecen gün daha güçlü şekilde büyülemiyor mu? Çünkü ekran bağımlılığı televizyondan cep telefonuna indirgendi ve hayatımızın her zerresine nüfuz eder hale geldi. Tüketim toplumu, gösteriyi insanları büyülemek için nasıl kullanır? Klasik dünyanın benzerlik büyüsü, bize gösteriyi anlamak…
-
Bir meslek için yaşamımızı adamalı mıyız?
Bir meslek için yaşamını adamak bir gereklilik mi yoksa tutkunun göstergesi mi? Patronunuz bunu tabi ki sizden bekleyecektir. 🙂 Fakat hangi şartlar altında bu dış ya da belki de iç (?) isteğe teslim oluruz? Ne zaman yaşamımızı ister bizden bir meslek? Ve bu istek, ne kadar tutkunun, ne kadar kapitalist sömürünün çağrısıdır? En nihayetinde bir…
-
Mülteci sorunu hakkında ne düşünmeli?
Türkiye’de mülteci sorununun yoğun şekilde yaşandığı şehirlerimizi ve kent kültürünü, göç olgusu ve metaforu ile birlikte düşünmek bize hangi fırsatları sunar? Kentlerimizden başlayarak, kültüre ve toplumsal yaşama şekil veren bu “olay”, bizi nasıl etkiliyor? Mülteci krizi ve göç olgusu kültürümüzle nasıl ilişkilenecek?
-
Hayal kurmak politiktir
Hayal kurmak kültürün olumladığı kadar yüce ve kutsal mıdır? Yoksa hayal kurmanın kendisi politik bir enstürman mi? Hayalgücü, güçlü-üst sınıfların yani zenginlerin alt-orta sınıf gençlerini kandırmak ve “pışpışlamak” için kullandıkları bir araç olabilir mi? Bu soru okuyan ve çalışan her Türk gencini ilgilendirir. Çünkü 30 yaşımıza yaklaşırken, çoğumuz hayallerimizin ve ideallerimizin bizim için ağırlık haline…
-
Pan’ın Labirenti (2006) ve paranormale kaçış
Pan’ın Labirenti, insanların dünyanın ve savaşın acımasızlığından paranormale kaçışlarını çok iyi örnekleyen bir film. Ben, cin – peri ve hayalet deneyimlerinin ve hikayelerinin pek çoğunun temelinde işte bu mekanizmanın olduğunu düşünüyorum.
-
Enflasyon ile yaşamımız nasıl çalınıyor?
Genç orta – alt sınıflar olarak yükselen enflasyon ve zorlaşan iş hayatında ayakta kalmaya çalışıyoruz. Enflasyon canavarının kılıcı altında, ne uğruna olduğunu bilmeden çalışmaya devamke… Peki giderek uzayan mesai saatleri bizden sadece gençliğimizi mi çalıyor?
-
Orta sınıf neden “borsa” ve “bitcoine” bel bağlamak zorunda?
Enflasyonun canavarlaştığı ve gelecekle ilgili ister istemez karamsarlaştığımız bir dönemde, neden borsa ve bitcoin gibi mecralara merak sağlarız? Bu mecraların sağlayabileceği refahın belirsizliği, insana verdikleri umutla ters orantılıdır çünkü. Kriz dönemlerinde paradan çok umuda ve hayallere ihtiyacımız vardır. Öyleyse borsa ve bitcoin gibi yeni beyaz yaka hobilerinin, psikolojik savunma mekanizmaları ile ilişkili olduğunu söyleyebiliriz. Geleceksizleştirilen…
-
İktidar neden hala hükümdarın kutsallığına ihtiyaç duyuyor?
21. yüzyılda yöneticinin – iktidar sahibinin kutsal olup olmadığını sormak garip görünebilir. Fakat içinde olduğumuz temsili ve popülist demokrasi rejimlerinde, yöneticilerin etrafındaki sevgi halkasını oluşturan ve liderleri uğruna ölünecek baba figürleri haline getiren belki de böyle bir kutsallık inancıdır. Öyleyse bu irrasyonel siyasi ruh halini, siyasal mitoloji olarak adlandırabiliriz.
-
Nasreddin hocanın oyunu kime?
Nasreddin hoca hikayeleri bizi nasıl şaşırtır? Fıkra kahramanları kah keyiflenirler, kah hüzünlenir Hoca ile karşılaştıktan sonra. Ama karşılaşma, her defasında şaşırtıcı ve içerisinde olunan dilsel bağlamı genişletici / esneticidir. Kahramanlar, bir şekilde üyesi oldukları kültürel kodların akışında bir kesinti durumunu yaşarlar. Ben bu karşılaşma ve hikayelerin şaşaırtıcılığının, Nasreddin Hoca‘ya özgü bir hakikat anı’ndan kaynaklandığını düşünüyorum.…
-
Kış Uykusu (Ayşegül Devecioğlu) ve Politik Edebiyat
Kış Uykusu, Ayşegül Devecioğlu‘nun yaşam kadar politik ve yaşam kadar hüzünlü öykülerinden oluşuyor. Bu kısa kitabı, duygusal yoğunluğu sebebiyle tek bir seferde bitirmem mümkün olmadı. Bu yoğunluğun politik bir arka planla birlikte ama yapaylığa ve doğrudanlığa düşmeden ve sloganlara sığınmadan sunulabilmesi ise beni özellikle etkiledi.
-
İstanbul’da fırlayan kiralar ve Kemal Sunal’ın Gülen Adam’ı
Hızla yükselen kiraların yarattığı hususi sinir bozukluğu, Kemal Sunal’ın Gülen Adam‘ının (1990) kara mizahıyla birleşince hangi delilik seviyesine ulaşacağız? Kemal Sunal’ın Gülen Adam‘ı bir türlü gülmesine mani olamayan bir vatandaşın garip hikayesini anlatır. Günümüzde gündemimize gelmesinin sebebi ise filmdeki aşıkların gecekondularını yıkmak isteyen zabıtalar ile köşe kapmaca oynamalarıdır: Tabii salyangoz gibi sırtlandıkları evleriyle birlikte 🙂…